28 Temmuz 2012 Cumartesi

Allah herkese yaşatsın bu güzel duyguları

Kucağımda bilgisayar var,iki seksen yayılmışım,bardağımda kola,bir yandan da aşk-ı memnu'nun tekrarını izliyorum...Hal bu halken tek,bir tek şey rahatımı bozup da yan odaya gitmeme sebep olabilir;kuzuların kuzusu oğlum...Bir ses duydum sanki,ah mı dedi,vah mı dedi,hapsurdu mu ne?,uyandı galiba diye en ufak bir sese yerimden fişek gibi fırlıyorum.

Dün ikea'ya gittik.Kipa'daki F&F markasının reyonundan 3 tane tulum aldım.Hem de 14 liraya.Bu marka çok kaliteli hatta mothercare'inkilerden de iyi kumaşlardan bebek kıyafetleri satıyor.Normalde 3'lü tulumlar 39 lira ama indirimde denk gelirseniz işte 14 liraya alabiliyorsunuz.Bununla birlikte alttan çıtçıtlı bodyler filan 5 li paketi 17 liraya inmiş.Geçenlerde mothercare'den 3 lü body aldım diye bu sefer almadım.Artık 3-6 aylık alacağım kıyafetlerini paşanın.Ankara öyle sıcak ki dün 40 derecenin üstündeydi.Bugün 36 derece.Dünyanın kıyafetini almıştım çocuğa,hiçbirini giydiremiyorum :) Sadece atlet ve beziyle duruyor.

Biraz önce yıkadım paşaların paşasını.Yıkanınca ne de güzel uyuyor yavrum.İlk banyosunda çok ağlamıştı sonra hiç ağlamadı.Yalnız yıkanırken mutlaka elimi tutmak istiyor.Olur da elimi çekersem yaygarayı koparıyor :) Banyodan çıkınca hemen altını bezlemem gerekiyor çünkü rahatlayınca salıveriyor çişi.Öyle bir kaç kazadan sonra ancak öğrenebildim.Bu arada kusmuktu,çişti derken bizim yatak pek yakında çürüyecek sanırım.Dalinin çok güzel alt açma bezi var.Kocaman hem de.Onu altına seriyorum o altında olduğu müddetçe içemeli sıçmalı ayin yapabilir,benden izin davşanıma.

Anneannem Yaşar'ı yerel ninni gibi bir şeyle avuturdu.Aynısını şimdi Rüzgar'a söylüyorum.Çok hoşuna gidiyor.

Nayniri oğluma nayniri diye başlıyor.

"Oğlan geliyo mardinden
Alın ebesinin ardından.
15 dene gız ölmüş de
Rüzgar'ımın derdinden"

diye devam ediyor.

Bak yine ağlıyorum işte.Şu hormonlarım bir düzene girseydi.Bu arada düzen derken 55 kiloya düşmüşüm.Kaldı iki kilo.Sezaryenden sonra göbek gitmiyor diyenlere hadi be sen de derdim ama sanırım doğru.Kesiğin olduğu yerin hemen üstündeki yağlı bölge sarkık gibi görünüyor.Ve hala o bölgede uyuşukluk var.Bunun düzelmesi altı ayı alıyormuş.

Dün şöyle mangonun outletine filan bir baktım.Bir kaç geniş tişört şöyle bol elbiseler filan alayım dedim.Neye elimi atsam,şimdi buna vereceğim parayla oğluma şunu alırım,bunu alırım diyerek tek bir iğne bile almadım kendime.Davşana o bahsettiğim tulumları aldım.Sonra emzik kutusu,bir oyuncak ayı,dışarı çıktığımızda mama suyu koymak için bir termos.Hepsi bu.Babaannesi külot aldı iki tane.

Şimdi Semra aradı.Ardından Elçin.İnsanın dostlarının olması yalnız olmadığını bilmesi güzel bir his.Yavaş yavaş ziyaretler de başladı.Arkadaşlarım doğum yaptığında ziyaretlerine gitmek için genelde kırkının çıkmasını beklemişimdir.Sanırım hem bu sebepten hem de Rüzgar'ın küvözde kaldığını bildikleri için biraz çekiniyor insanlar ziyaret konusunda.Bir de malum ramazan.Ya da ben çok iyi niyetli düşünüyorum,belki de pek sevilen biri değilimdir :)

Bu arada sezaryen kelimesi Kral Sezar'dan geliyormuş.O dönemde doğum yapamadığı için hayati tehlike içinde olan bir kadının artık öleceğini anlayan Sezar bari bebeği kurtaralım diyerek kadının karnını yarıp bebeği oradan çıkarmış.O yüzden de doğumun adı "Sezaryen" olarak tarihe geçmiş.Yani herkes -bunu öğrenene kadar ben de - ısrarla sezeryan desek de doğrusu sezaryenmiş.

Bugün çok uzun yazdım sanırım.Hazır ak mantar uyuyorken yazayım dedim galiba.

Olimpiyatlar başladı bu arada.Londra'da çok görkemli bir gösteri yaptılar.Bir gün Türkiye'de de yapılırsa umarım biz de harika bir organizasyon düzenleyebiliriz.


Oğlumu bize bağışladığı için Allah'a ne kadar şükretsem az.Elhamdülillah Rabbim.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder